Metabolizmanın karmaşık çarkı, sağlığımızın bir diğer yaşamsal unsurunu oluşturmaktadır. Günlük olarak tükettiğimiz katı ve sıvı gıdalar ile vücudumuzun fonksiyonlarını sağlıklı bir şekilde gerçekleştirebilmesi için ihtiyaç duyduğu yakıtı ona sağlarız. Ancak söz konusu gıdalardan faydalanabilmemiz için pek çok biyokimsal işlem de gerekmektedir. Örneğin sindirim işlemi ya da süreci çiğneyip yuttuğumuz her şeyden gerçek anlamda faydalanabilmemizi sağlayan metabolik basamaklardan biridir.
Metabolizmanın dişli kutusunda bulunan sayısız çarkın birbirleriyle olan etkileşimi herhangi bir şekilde bozulduğunda oluşabilecek sonuçları hepimiz kolaylıkla öngörebiliriz. Bu kadar bileşeni ve “çalışanı” olan bu karmaşık sistemin herhangi bir yerinde meydana gelebilecek sorun, organizmanın tamamını etkiler. Hatta metabolik sürecin çalışanlarından biri greve gittiğinde (devre dışı kaldığında), işler daha da karmaşık bir hale gelebilir.
Sonuçta metabolizma çarkı, vücudumuzda çok sayıda önemli işlemi aktive etmektedir. Bu işlemler içinde; sindirilme amacıyla besinlerin vücuda alınması ve kullanılması başta gelmektedir. Vücudumuz, bizi hayatta tutan enerjiyi bu besinlerden elde eder. Bunun yanında toksinler ve diğer atık ürünler gibi metabolik ürünlerin atılması da söz konusu metabolik süreçte önemli bir yer tutmaktadır.
Yeterli düzeyde aktif olan bir metabolizma, sağlıklı kalmanın veya sağlığın yeniden kazanılmasının temel bir ön koşuludur.